Pazartesi, Ekim 30, 2017

Yıllar Öncesindeki Tahmin

Kapı
Garip Bir Adam ve Garip Bir Çocuk

                Ben kesin sıyırıyorum bu kafayı; yıllar, yıllar öncesinde neredeyse 40-45 yıl öncesinde orta birdeyken ev sahibi nineye -yaşlı, yalnız bir kadın, nine derdik kendisine- ihtiyar delikanlı- babam olur kendileri, babam demiyorum artık çünkü çocuğum gibi bakmak zorundayım, bu duruma şartlandım galiba- “sıkılır, utanır evlendiğimizde evimize geldiğinde buz dolabını açıp da içinden bir şey alıp yemez; önüne koyulmazsa acından ölünceye kadar bir şey alıp yemez evde.” Dediğimi net hatırlıyorum, kapı eşiğindeydik üçümüzde ve babam benim yanıma gelmiş gidecekti o an, ayakkabılarını giyerken nine gelivermişti dışarıdan ve ayak üstü “hoş geldin, oğlanı mı merak ettin” demişti.
         Ben de çocuk aklımca babamı kurtarmak için utanmasın, sıkılmasın diye onun adına konuşmuştum nineyle. Gülümsemişti şaşkın şaşkın “olur mu yavrum öyle şey, niye utanıp sıkılsın yaban yer mi senin ev baban için, kendi evi sayılır” demişti nine de. Babam da gülümsemişti.
                Babamın -ihtiyar delikanlı- hatırladığı yok böyle bir şeyi, sordum kendisine. Benimki de iş mi yani, adam yarım saat önce ne yediğini unutuyor neredeyse büyük bir ev olsa yaşadığı yer ev içinde kayıp olacak gittiği yerden dönemeyecek çıktığı yere, ben se 40 yıl öncesinden birkaç dakikayı soruyorum. Ne gariplikler var şu dünya da değil mi, işte garipliğin biri de böyle bir soru sormak bu adama.
                Haa! Neden bahsettim böyle bir durumu, kime ne sanki benim yaşamımdan birkaç dakikası. Şundan dolayı bahsetmek istedim. Zınk diye aklım açıldı birden merdiven basamaklarını çıkıp, kapıya anahtarı soktuğumda tam çevirecektim ki aklıma geliverdi; o kadar canlıydı ki gözlerimin önünde o anlar. Nine de yanımızdaydı aynı o günkü gibi. 40 yıl öncesinde dediklerimi 40 yıl sonra yaşıyorum, evet yanlış okumadınız, tam da 40 yıl civarında süre öncesinde söylediğim şeyler bir bir çıktı karşıma.
                Bu adam benim eve geldiğinde kesinlikle bir güne bir gün herhangi bir şeyi kendisi alıp da ağzına koymadı önüne koyulmadıktan sonra. Ne zaman sofra kuruldu, oturdu sofraya karnını doyurdu, bir bardak su da istemedi kimseden. Ben istemesine gerek kalmadan veriyordum belki de ondandır ne bileyim. Herife çocuğu olarak sanki ben babalık yaptım ona. Kızıyorum aklıma geldikçe, kızdıkça da elimi eteğimi çekmek istiyorum artık; ne hali varsa görsün diye geçiriyorum içimden…
                Al işte, iş mi bu düşündüğün? Oğlum hakikaten kafayı sıyırıyorsun ya da sıyırmak üzeresin; daha da ilerisi kesin sıyırmışsın. A be oğlum, tosunum, kuzum bu adam şimdi hasta, hasta; anladın mı? Hasta! Yapmaya kalksa bir şey yapamaz, yapmamışta zaten, yumurtaya en fazla menemene talim etmiş, kuru ekmeğin dışında. Ha, evet domates, hıyar çok yemiştir canım
                Belki de başka sebepler vardır, ne bileyim çekinmesine neden olmuştur karşılaştıkları o yüzden rahat davranamamıştır. Diken üstünde durmasının altında yatan nedeni sordum bazen fırsat kollayarak ama bana bir şey söylemedi, söylemez de bilirim belki hafıza kaybında bir şeyler söyler umuduyla sormalıyım belki şimdi. Kazınmıştır beyninin bir köşesine, yaşamını bu kadar etkilediğine göre o pelte kılıklı bulur çıkarır onu benim kutular gibidir nasılsa bir yerlerde sıkış tepiş olmuş ezik büzük, eskimiş silik de olsa bir şeyler bulur çıkarır o, iyi akıl etti yahu, fırsat bulduğumda sohbet etmeye çalışayım bu konuda.
                Hani derler ya içini dışını bilmek diye galiba biliyorum içinin dışının çoğunu, bilmediklerim de oldukça fazla görünüyor şu zamanlarda. Hiç tanıdığım birisiymiş gibi gelmiyor bazen ve çok şaşırıyorum o zaman. Az çok tahmin edebiliyorum etkilendiği şeyleri, ne diyeyim; söylenecek fazla söz yok, elimi, dilimi tutsam iyi olacak. Biz neyse, olan oldu nasılsa ve dönüşü yok bu hayatın hiçbir aşamasına, bundan sonrasına bakmak daha akıllıca artık. Öğrenmişim biraz yahu, aferin bana. İşte böyle oğlum, aferin aferin, adam olacaksın artık ama benim gözler görmeyecek, gözlerim arkada gidecekler tahtalı köye(!)

48/
                                                                                            Dedenin Torunu

Görsel: Google Görseller

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlar:
Hoş geldiniz.
İlginiz için teşekkür ederim.