"Gece" |
Ayran
“Karnın aç mı, yemek ister misin bir şeyler?” dedim ayranı duyunca.
Çünkü ayranı yemeklerde
içerdi genellikle.
“Giderken yiyelim” dedi bana bakarak. Biraz parıltı vardı
gözlerinde.
“Tamam, dinlenelim biraz, sonra karşıya geçeriz, bizim oradaki
kapalıdır bu saatte” dedim ve gelen çayımın içine şekerini atarak karıştırmaya
başladım.
Gelişimiz
hayal meyal geliyordu bana, gecenin karanlığının etkisi miydi acaba? Daha
öncesi hiç böyle görmemişim ben buraları, gecelerde çok dolaşmıştım halbuki. O
zamanlar kendimi güçlü hissediyordum belki de ondandır; şimdi ise çok zayıfım,
umutlarım sönük ve gözlerimdeki canlılık kayboldular. Bomba gibiyim her an
patlamaya hazır. Artık kendime güvenemiyorum, kontrol edemiyorum kendimi;
kavgalıyım kendimle üstelik de. Kendimle kavgalarım bitkin düşürüyor beni,
kıprayacak halim kalmıyor bazen nerede olursam olayım çöküveresim geliyor
olduğum yere bir daha hiç kalkmayasıya.
Yarım saat
kadar oturup sonra kalktık kahveden ve karşıdaki lokantaya girdik. Herhangi bir
yemek ismi hatırında tutamadığı için garsonun saydıklarından tesadüfi bir yemek
söylüyor, bu durumu engellemek için tezgâhtan beğendiği yemeklerden seçmesini
akıl ettim bir süre önce.
Beğendi
yiyeceklerini, ben de bir çorba söyledim kendime. Gelip cam kenarında bir
masaya oturduk. Yemeklerimizi hızla tüketip kalktık. Yavaş yavaş eve doğru yol
aldık. Sokağa girince nedense bir rahatlama geldi bana, etraftaki binaların
ışıklarına baka baka ilerledim bizim binaya doğru. Bahçe kapısından içeriye
adımımı atınca kendimi güvende hissetmeye başladım.
Babam kapıyı
açmada zorlandığı için sabredemeyeceğimi düşünerek anahtarımı çıkardım
çantamdan ve kapıyı açarak yürüdüm önden. O da kapıyı kapattı arkamdan ve
tırmanmaya başladı bir kat yukarıya. İşte geldik bugün de kapımıza, kimsenin bizi
beklemediği kapımıza. Olsun bekleyen bir kapımız var ya, bazılarının o da yok!
Bitişik
komşumuzun kapısının önünde ayakkabılar yok olduğuna göre evde değiller demek
ki, dışarıya çıkmış olmalılar ya da bir yere gitmişlerdir belki de, ses seda
yok. Dairemizin kapısını açtım, girdik içeriye. “Evim evim güzel evim, sensin
benim her şeyim” diye düşününce tekerleme geldi aklıma. “Evcazım, evcazım, sen
bilin halcazım!”
77/
Dedenin Torunu
Görsel: Google Görseller
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlar:
Hoş geldiniz.
İlginiz için teşekkür ederim.