Pazar, Kasım 26, 2017

Alev Alan Araba

               
"Yanan araba"
Bağrış, çağrış bir gürültü ve karmaşayla uyandım birden irkilerek. Herkes kapılara yüklenmiş birbirini itiyorlardı can havliyle. Ben neler olup bittiği hakkında fikir edinmeye çalışırken kaptan arkaya baktığında bizleri görünce telaş içinde el kol hareketleriyle “ne bekliyorsunuz hala, yanmayı mı? Canınıza mı kastınız var sizin… hadi hadi acele edin inin bir an önce!..”
                Anlaşılan acele inmemiz gerektiğiydi, neden inmemiz gerektiğini sorgulamanın anlamı yoktu, ayağa kalktığımda arka yan tarafımızdan alevlerin yükseldiğini görünce telaşım arttı iyice, babamın kolundan tutup çekerek hızlıca inmeyi düşündüm bir anda ve tökezliyordu çekmemden dolayı. Zar zor atabildik kendimizi dışarıya ve uzaklaşmaya çalıştık diğerlerinin arkasından hızla yürüyerek.
                Anladım ki araba birden alev almış ve kaptan durumu erken fark edip yolcuları tahliye etmiş hemen sağa çekerek ve kendisi de en son kişileri indirinceye kadar yerindeydi. Arkama baktım bir an ve kaptan da elleri başının üzerinde koşturuyor bizim arkamızdan.
                Arabanın yanışını izledik bir süre uzakta dikildiğimiz yerden. Herkes bir şeyler konuşuyor bana uğultu gibi geliyor insanların sesi, hiç kimsenin de ne dediği anlaşılmıyordu. Epeyce bekledik, itfaiyeler geldi arabayı söndürdüler, telsizlerinden anonslar geçtiler. Anacık babacık yerine döndü ortalık bir süre için. Yangın söndürülünce biraz sakinleşti ortam ve “ne olacak şimdi, nasıl gideceğiz?” soruları sorulmaya başlandı.
                Yolumuz epeyce vardı daha nereden baksan bir saati bulurdu. Beklememiz söylendi “başka bir araba gelip alacak” denildi herkese. Bazıları yaya ilerlediler, yakınlarda bir yer olmalı onların ulaşacakları yerler. Babama ilaçlarını aldırıp oturmaya başladık. Zaman bizim için hiç önemli değildi ne bir bekleyenimiz ne de merak edenimiz vardı çünkü. Ne zaman varırsak varalım ev yerinde duracaktı ve kapısını açıp girecektik içeriye. İyi bir şey miydi kötü bir şey miydi bilmiyorum?
                Babamın jetonu yeni düşmeye başladı anlaşılan. Telaşlı telaşlı etrafına bakınmaya başladı hiçbir şey söylemeden. Ne olduğunu mu anlamaya çalışıyordu? Oldukça uzakta ışık göründü herkes “işte geliyor araba” demeye başladı çevremizde. Gelen ışık hızla geçti bizi, değilmiş…
                Nihayet yeni araba geldi ve bindik, yolculuğumuza devam ettik kaldığı yerden. Arabanın içi cadı kazanı gibiydi, gelen arabanın içindeki az sayıdaki yolcuların her biri ne olduğunu soruyor ve herkes de başka başka anlatıyordu soranlara. Ben bile hayretler içinde kaldım duyduklarımdan. Sanki benim yaşadığım bir durum değilmiş gibi.
                Evet, yolculuğumuz bitti nihayet ama bizim biraz daha servisle yolculuğumuz olacak garajdan mahalleye kadar. Ortalık karardı ama sokak aydınlatmaları günlük güneşlik yapmış sanki ortalığı. Bir değişik geldi gözlerime. Eve gitmeyi canım istemiyor, az da olsa bir yerlerde oturup çay içmek istiyordum. Hemen eve girip kasvete bürünmek ağır geldi bir anda.
                Evin yakınında bulunan büyük bir marketin yanındaki durakta indik, her zaman burada veya bir alttaki durakta inerdik. Markete girip bir şeyler alma bahanesiyle yöneldik birlikte. Yorgun olduğu belli oluyordu, içeriye girdiğinde dolaşacağı aklına gelince ayakları gitmek istemedi “ben bekleyeyim burada, sen alacaklarını al gel” dedi bana yalvaran gözlerle. “Tamam” dedim ama içimde bir korku başladı, ya alıp başını giderse gecenin karanlığında! Birkaç adım attım tereddütle ve sonradan vaz geçip yanına geldim “vaz geçtim evde var nasılsa yarın alırız geri kalanını” diyerek tuttum kolundan yürüdük ilerideki kahveye doğru.
                Dinlenme mesafesindeydi kahve itiraz etmedi oturmaya, kendisi için de iyi gelecekti bu mola. Buradan sonrasında eve rahat varırdı dinlenmeden. Birer çay söyleyince “ben ayran içeceğim” dedi garsona bakarak. Şaşırdım bu davranışına. İlk kez oluyordu çünkü.
76/
Dedenin Torunu

Görsel: Google Görseller

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlar:
Hoş geldiniz.
İlginiz için teşekkür ederim.