UZAK VE YAKIN
Kelebek
Bazen öyle
uzaklıklar vardır ki dünyanın diğer ucu kadar uzaktır insana ama
dokunabilirsin, hissedebilirsin dokunduğunu, sıcaklığını, kalp atışını.
Görebilirsin gözlerindeki ışıltıyı, parıl parıl parlar gözlerini oyarcasına.
Yürürsün hiç durmadan, yorulmadan, bıkmadan ulaşmak için, görmez gözlerin başka
bir şey hedeften başka.
Yana yana küle dönersin kor alevler içinde farkında olmadan. Farkında olmadan tükenmiştir zaman gidersin gülümseyerek istemeden.
Hiç bakmazsın arkana, ihtiyaç yoktur çünkü, tek hedef vardır uzağı yakın etmek ve dokunmak, hissetmek sıcaklığını dokunduğunun, alev alev yanarcasına.
“İşte, işte bütün mesele bu, oldu tamam bu iş” dersin içine kocaman kocaman nefesleri çekerek ve ılık havayı doldurarak. Çektiğin onca hasret yığınları erimiştir birden, yükün hafiflemiştir kuşlar kadar, uçarsın havalarda olmasa da kanatların. “Her zaman kanatlarla uçulmaz ki” dersin sana bakıp gülenlere dönerek ve devam edersin uçmaya ellerini çırparak havada.
Yana yana küle dönersin kor alevler içinde farkında olmadan. Farkında olmadan tükenmiştir zaman gidersin gülümseyerek istemeden.
Hiç bakmazsın arkana, ihtiyaç yoktur çünkü, tek hedef vardır uzağı yakın etmek ve dokunmak, hissetmek sıcaklığını dokunduğunun, alev alev yanarcasına.
“İşte, işte bütün mesele bu, oldu tamam bu iş” dersin içine kocaman kocaman nefesleri çekerek ve ılık havayı doldurarak. Çektiğin onca hasret yığınları erimiştir birden, yükün hafiflemiştir kuşlar kadar, uçarsın havalarda olmasa da kanatların. “Her zaman kanatlarla uçulmaz ki” dersin sana bakıp gülenlere dönerek ve devam edersin uçmaya ellerini çırparak havada.
Bazen
de öyle yakınlıklar vardır ki, yanı başında, yan yanasındır, dokunursun
hissetmezsin, bakarsın göremezsin, kuzey kutbu gibidir olduğun yer, yanıldım
dersin yürürsün güneye doğru gittiğini sanarak. Dokunursun tekrar bir süre
sonra soğukluk gelir parmak uçlarına, nefesinin buharını görürsün koştururken,
gözlerin yanmaya başlar soğuğun sızlattığı sinirlerden. Alev alevdir için dışın
kaynar buzlar eriyerek ve sen tamam dersin eriyor buzlar.
Yürümek
azaptır kaygan buzlu yollarda, nereye dönsen buzdur alabildiğine. Çarparsın bir
o yana bir bu yana bazen gücün bitip tükendiğinde. Uzak, çok uzak, ulaşılmaz
görünür hedeflediğin yer, siliktir görüntüler belli belirsiz. Gecelerin
karanlığında daha da bastırır ayaz ve çökersin olduğun yere sabahın alaca
karanlığı çıksın ortaya diye.
Geçmez olur
zaman bazen, yitirirsin zaman kavramını, yürümeye devam edersin amaçsızca
ayakta kalmak için. Bilirsin oturup uyuduğunda öleceğini ve umutların
biteceğini. Umutla uyanık kalmaya çalışırsın inat olsun diye ayaza ve karanlıklara.
Hafiften bir sıcaklık vurursa bazen yüzüne canlanır koşmaya niyetlenirsin can
havliyle. Ve bir gün ve bir gün mutlaka… diye.
"Ağustos böceği" |
Şarkı, türkü
olmazsa nasıl biter bu yollar?
Bazen Kelebek
olmak istersin ayaz yakıp kavurduğunda vücudunun her yerini, bazen de ağustos
böceği; yaşama azmin doruk yapar her olumsuzluğa karşı, bilenirsin hiç olmadığı
kadar; gönüllüsündür kışlara aç girmeye. “Olsun, olsun varsın” dersin bir anlık
mutluluk için değeceğini düşünerek.
Savaştır en
acımasızından bile isteye kabullendiğin ve omuzladığın bütün yüklerinle çöke
kalka yürümeye çalışırsın çoğu zaman uzakları yakın etmek için. Ne yazık ki
uzak uzaktır sana ve hiç ulaşamayacağını düşünürsün bir anlığına bitiverir
bütün enerjin, buna rağmen duramazsın yerinde nedeni belirsiz bir avkalanma ve
çaba vardır yüreğinin görünmez derinliklerinde.
Issız
bir tüneldesindir bazen bilmeden girdiğin hedef doğrultusunda. Bağırıp
çığlıklar atarsın duyar belki birileri diye ama sesin kendi kulaklarını yırtar
alabildiğine. Bağırmaktan, çığlık atmaktan vaz geçersin çaresizlikler içinde.
Neden bağırasın ki kendinden başka duyan olmayınca? Mantığın devreye girer seni
susturmak için.
Aslanı
düşlersin gözlerinin önüne getirerek. Aslan kadar güçlü ve yırtıcı olmayı
istersin bir anda zıpladığında hedefe ulaşmak, yaşamın ümüğüne çökmek
için. Issız koridorlarda dolaşırsın
hoplayıp zıplayarak bir av peşindesindir yanlış yerde olduğunu bilmeden.
Dedenin Torunu
Görsel: Google Görseller
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlar:
Hoş geldiniz.
İlginiz için teşekkür ederim.