Cuma, Eylül 29, 2017

Gen Çorbası

YAZMA KARARI

            Nasıl olacak? Nasıl yazmaya başlayacaktı? Hangi dili kullanmalıydı doğru dürüst anlatabilmek için? Ben? Kuş bakışı? Belki de her ikisi veya üçüncü bir anlatım tekniği daha? Epeyce kafası karışıktı bu konularla ama bir sonuca varamamıştı uzunca bir süredir. Kestirip atmak istiyordu artık. Kendisini anlatan başka biri nasıl olabilirdi, her an yanında mıydı sanki? Böyle bir şey yapmacık geliyordu, yapay ve inandırıcı olmaktan uzaktı kendisini anlatmaya. Bu karmaşaya bir son vermek istedi ve kendisini en iyi anlatabileceğin yine kendisi olduğuna karar verdi. 
         Duyguları hisseden kendisi, bu hayatı yaşayan kendisi olduğuna göre; acıları yaşayan, tatlısını da bir nebze olsa da yaşayan ve hisseden kendisi olduğuna göre kendini kendisinin anlatabilmesinin bir yolu olmalıydı ve bulmalıydı bunu. En iyisi bu olmalıydı.
            Bunu anlamanın yolu da başlamaktı! Neresinden başlayacaktı? Asıl soru buydu cevaplanması gereken, şu an mı? Yoksa herhangi bir andan mı başlamalıydı? Veya Çala kalem aklına ne gelirse miydi? Hiç kurgulamadan.
            Bazen kurgular olacaktı elbette ama işi yavanlaştıracak kadar olmamalıydılar. Hayat o kadar kısa geliyor ki bazen bir kelebeğinki bile çok uzun kalıyordu yanında hissedilen ve yaşanılanların. Bu durumu nasıl anlatabilirdi bilmiyordu işte.
            Bu dünyaya gelmişti bir şekilde kendi isteği olmadan, kimse de sormayı akıl edememişti kendi egolarını tatmin etmek dışında bir iş yapıyor olduklarını düşünmemişlerdi her halde bu işi yaparken. Bir insan yaratmak nedir? Diye düşünen olur mu hiç bu dünyada? Pek sanmam. Herkes en iyisini vereceğini düşünür elinde avucunda ne varsa halbuki bir kısım bencil genden başka bir şey veremezler sonuçta.
            İşte böyle, herkes gibi bir kısım gen çorbası olarak geldim dünyaya bende bizimkilerin bir anlık gafletinden ötürü. İyi ki gelmişim mi demeliyim bilmiyorum, gelmemiş olmayı da dilemiyorum elbette. Ama ben düşündüm zamanında çok şeyi. Belki de düşünülenleri duymuştur genler.
            Düşünmek ceza mı insanoğluna acaba? “Düşün düşün, boktur işin” diye neden demişler o zaman eskiler, bir bildikleri varmış elbette. Ya da öyle olmasını mı istiyordu acaba büyük patronları.

16/

                                                                                                                         Dedenin Torunu


Görsel: Google Görseller

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlar:
Hoş geldiniz.
İlginiz için teşekkür ederim.