Pazartesi, Şubat 26, 2018

Aklıma Gelen Tek Çare

"İnadı  tuttu"

İnadı Tuttu


                İlk anda aklıma geliveren tek çare bir süreliğine bile olsa durumum rahatlayıncaya kadar; en azından Aydın’da bir ev bulup biraz eşya alıncaya kadar güvenli bir şekilde kalacak bir yer istiyordum. 
           Bunun içinde hem kendisinin görmesi ve yakından tanıması için belediyenin bakım evine götürmek istedim.
        Öğle vakti olmak üzereydi. Yemeğimizi bir yerde yiyip gitmeyi planlamıştım ama istemedi. 
                  İkna etmek için çok dil döktüm. Acizliğimi ve durumun ne kadar tehlikeli olduğunu anlatmaya çalıştım ama nal deyip mıh demedi.
                Halüsinasyon durumuna inanmıyor benim yalan söylediğimi kendisini kandırdığımı düşünüyordu. Bana açıkça söylemiyordu ama başımdan savmak için deli olduğuna inandırmaya çalıştığımı aklından geçirdiği kesindi. Bu durumu suratından ve bakışlarından anlayabiliyordum. Bana nefretle bakıyordu öyle düşünmeye başladığı zamanlarda.
                Davranışlarının bilinçli olduğuna kesin inanıyordu. Bakım evini kendim daha önce görmüştüm ve idarecileriyle görüşmüş gezmiştim içerisini. Kalanların durumunu gözlemlemiştim. Her ne kadar boş yer olmasa da en azından orayı görmüş olması bile benim için bir teselli kaynağı olacaktı ilerisi için.
                Bir ara ısrara dayanamayarak “tamam gidelim” dedi ve arabaya bindik tekrar. Tam da giriş kapısına geldiğimizde durdum, arabayı stopladım aşağıya indim kapıyı kapattığımda hiç istifini bozmadığını ve kararlı bir şekilde karşıya kızgın kızgın bakarak oturduğunu gördüm. “hadi gel bir bakalım, yalnızca görmek için.” Dedimse de inatla “ben inmeyeceğim arabadan, sen git bak gel. Ben ölürüm de kalmam burada.” Deyince tüm sinirlerim boşaldı elim ayağım çözüldü iyice. Çaresizdim o anda. Hiçbir şekilde ifadesi olamayan bir duyguydu ve dünya kapkaranlık oluverdi.
                Arabaya ellerimle yaslanarak nefes almaya çalıştım bir süre. Midemde bulantı başladı, su gibi ter boşandı sırtımdan ve akıyordu sanki. Çare yoktu, zorlamanın da bir faydası olamayacağını biliyordum. İnadı inattır. Paramparça etsem orada yine de inadından vazgeçmeyeceğini anladım. Tekrar arabaya binip sinirli halimle bir kaza yapmamak için dikkatli olmaya çalışarak yavaş hızda eve ulaşmaya çalıştım.
                Uzunca bir süre hiç konuşmadık. Ben balkonda o içeride oturdu. Konuşmaya karar verdim sonra. Ama faydası yoktu artık. Ben kesinlikle onu başımdan atmaya çalışıyordum onun inancına göre. Bu davranışla da anlamış oluyordu urumu kendince. Bu saatten sonra bir şey söylemenin de bir anlamı kalmamıştı.

                “Ne halin varsa gör, ben gidiyorum!” Diyerek sinirle ayrıldım evden ve Aydın'a geri döndüm.


126/

Devam edecek... Dedenin Torunu

Görsel: Google Görseller

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlar:
Hoş geldiniz.
İlginiz için teşekkür ederim.