Perşembe, Aralık 21, 2017

Dedem Yeniden Çalışmaya Başlıyor

"Gidiş"
İşe Gidiş

                Üç gün içinde hazırlıklarını yapmış her şeyi hazırdır ama bir türlü içindeki sıkıntıları söküp atamamaktadır.
         İşe gidişi babasını üzmüş ama babası belli etmemeye çalışmış.  Hazırladığı ne ki zaten, birkaç giyecek ve iç çamaşırıdır. Her zaman valizi hazırdır oldum olası.
           Ömrünün çoğu dışarılarda aileden ayrı geçtiği için çocukluğundan beri, bu gidişler kendisi için yadırgatıcı değildir aslına bakılırsa ancak geride bıraktığı babası için oldukça yadırgatıcı ve üzücü olmuş, her ikisi de bunun farkında olarak katlanmayı düşündükleri için birbirine bu konuda bir şey söylememeyi seçerler.
                Son gün gündüz birlikte çıkarlar yine dolaşmaya. Dört beş aydır sürekli dolaştıkları yerler kendisi için sanki yabancı gelmeye başlamış ve ayakları adım atmakta zorlanmaktadır dedemin. Sürekli babasını gözleyen dedem onun ruh halini ve düşünce durumunu kestirmeye, anlamaya çalıştığı için tüm dikkati onun üzerindedir.
                Onun duralım dediği yerde durup dinlenirler, kalkalım dediği zamanda kalkıp yürümeye başlarlar, ağızlarını bıçak açmamaktadır başka türlü. Bakışları sabitlenmiş belirsiz bir noktaya, yürürken, otururken hep aynı noktadır bakılan. Etraflarında hiç kimseler yokmuş, dünyada ıssız bir adada yalnız başlarına kalmış gibidirler. Her ikisi de içlerinden gelen sesleri duyar başka ses gelmez kulaklarına.
                Bugün her zamankinden sessizdir, in cin top oynar ortalıkta sanki.  Zaman çok hızlı akıp gider avuçlarının içinden, ne kadar sıkarlarsa o kadar hızla akar zaman. Zaman kısaldıkça da sıkıntıları yüzlerine vurmaya başlar. Ayrılıktır sonuçta, bilmedikleri şey mi? Her ikisi de bilir bu duyguyu, bu yüzden her ikisi de direnir içlerinden gelen seslere ve sessiz kalmayı seçerler.
                Her ikisi de bunun yapılması gerektiğini düşünseler de içlerindeki istemeyen seslere kulak kapatırlar. Zaman gelir çatar. Gitme vaktidir artık. Akşam karanlığı olmuş son yemek yenilir birlikte.
                “Dikkat et tamam mı? Herhangi bir durum olursa ne zaman olursa da çekinme yardım istemekten. Komşular ya da başka birisi kim olursa ver telefonunu ve beni aramasını söyle, anladın mı baba?” yapılacak veya söylenilecek başka söz bulamazlar. “Tamam” der büyük-büyük babam, boynunu bükerek ve gözlerindeki inci tanelerinin düşmesine engel olmaya çalışarak.
                Öpüşürler ve ayrılır elinde valiziyle dedem evden. Ayakları hiç gitmek istemez. Her adım atışında felakete adım atıyormuş gibi sıkıntı bastırmaya başlar içinde, yüreği hızla çarpmaya başlar. Her adımı biraz daha uzaklaştırmaktadır onları baba-oğul olarak.
100/
Devam edecek... Dedenin Torunu

Görsel: Google Görseller

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlar:
Hoş geldiniz.
İlginiz için teşekkür ederim.