Ev temizliği |
Yabancı Dünya'lığım
Uzun bir süreden beri ilk defa
uykuya geçerken rahat olacaktı kafam. Başımı yastığa koyar koymaz uyuyabilmeyi
o kadar çok özledim ki nasıl olduğunu, ne hissedildiğini bile unutmuşum. Aklıma
hiçbir duygu gelmiyor derin uyumakla ilgili. Eminim çok iyidir, turp gibi
kalkar insan yataktan; uyandığı zaman.
Zaman oldukça geç olduğu için
yapılabilecek bir şey yoktu daha. Misafirhaneye gittik beraber ihtiyar
delikanlıyla. Ilık birer duş alıp yatmaya geçtik ayrı ayrı odalara ama benim
bir türlü uyku girmiyordu gözüme; bu seferde sevinçten uyuyamıyordum işte. Bu
uyku denilen meretle başım belada anlayacağınız. Ne sevinçliyken ne de
üzüntülüyken uyuyabiliyorum doğru dürüst. Yine sabah olacak kıvranırken, bir o
yana bir bu yana dönerken yatakta.
Misafirhane dediğimiz yer aslında
iş yerinin çatı katı. Dört adet odası var. İş yeri ve üç katlı mesken olarak
planlanmış yapı. İlk üç kat iş yerine ait. Zaman zaman şantiyelerden gelen
elemanlar konaklıyorlar dairede işleri bitmediği zaman. İşleri bittiğinde de
dönüyorlar şantiyelerine. Ben de bir ev buluncaya kadar kalmayı düşünmüştüm
zorunlu olarak.
Sabah erken oldu benim için. Daha
ortalık aydınlanmaya başlamadan ayağa dikildim hemen. Bir an önce ortalık
açılsa da eve acil olan eşyalardan alsam diye geçiriyordum kafamdan. Mecburen
ikinci el eşya alınacaktı, duruma göre.
Yeni eşya düzmenin imkânı yoktu henüz, belki ileride olabilirdi bazı şeyler.
İşlerin hafif olması içimi biraz
rahatlatıyordu izin alma konusunda. Bu günlere kadar hiç izin istememiştim.
Durumu belirtip belki iki gün izin koparabilirdim, ilk aklımdan geçtiğinde
heyecanlanmıştım epeyce. Hayalimde evi toparlayıp yatacak hale getirivermiştim
bir günde kendimce.
Öyle çok istediğim bir şey yoktu
aslında. Yalnızca bir döşek ve nevresimden ibaretti, ha yastık olması ayrıca
lüks olacaktı.
Heyecanımı yatıştırmak için duşa
girdim hemen. Beş on dakika kadar duşta vakit geçirdim sanki yıllar gibiydi.
Çıkıp kurulandım ve giyindim. Birkaç saat geçmek bilmedi bir türlü. Arkadaştan
telefon bekledim temizlikçiler için ama daha çok erkendi, kendi kendime güldüm.
Çok anormaldim, net bir şekilde farkına varabiliyordum durumumun.
Neyse, saat sekize geliyor, indik
birlikte aşağıya ofisler katına. Bir çay koymak için mutfağa yöneldiğimde
eleman mutfaktan çıkıverdi. Şaşırdım birden. Aslında her zamanki vakitti, orada
olması gayet normaldi ama ben başka bir dünya düşlediğim için unutmuş gibiydim
eski dünyamı. “günaydın” dediğinde döndüm eski dünyama “günaydın” diyebildim
arkasından. “Çay beş dakikaya hazır olur yabancı” dediğindeyse utandım biraz. Demek
ki belliydi durum. “o kadar mı belli oluyor?” dediğimdeyse dönüp yüzüme
gülümseyerek “alıştım artık, sık sık karşılaştığımız için bu dünyada.” dedi
eleman.
192/
Devam edecek...
Dedenin Torunu
Görsel: Google Görseller
Yeni açtığım kişisel bloğuma desteğinizi ve önerinizi bekliyorum! Sevgiler.B
YanıtlaSilwww.benirva.blogspot.com.tr
Sevgili Miss B. özür dilerim geç yanıtladığım için. geçen yedi ay internet altyapısından dolayı internete bağlanamadım. sayfanıza uğrama fırsatım ancak oldu. sayfanız oldukça güzel ancak sanki biraz geç açılıyor gibi geldi bana. nedeni resimleri sıkıştırmıyor musunuz acaba diye merak ettim. ayrıca ilginiz için teşekkür ederim. :)
Sil